Keratokonus

Keratokonus

Keratokonus Nedir? Belirtileri, Tedavisi, Lens Seçenekleri ve Yaşam Kalitesi

Göz sağlığı, genel yaşam kalitemizi doğrudan etkileyen en önemli unsurlardan biridir. Görme kalitesinde yavaş yavaş ortaya çıkan bozulmaların arkasında ise bazen basit bir kırma kusurundan daha fazlası yatabilir. Keratokonus, yani korneanın ilerleyici bir şekilde incelerek konik bir şekil alması, tam da bu noktada ciddiye alınması gereken bir rahatsızlıktır. Bu rehberde, keratokonusun ne olduğundan başlayarak nedenlerine, en güncel tedavi yöntemlerine, lens seçeneklerine ve hastaların günlük yaşamda merak ettiği tüm sorulara uzman bir bakış açısıyla yanıt bulacaksınız.

Kornea ve Keratokonus Nedir?

Kornea, gözün en ön kısmında yer alan, saat camı gibi şeffaf ve kubbeli bir dokudur. Gözün renkli kısmı olan irisin ve göz bebeğinin önünü kaplar. Temel görevi, dışarıdan gelen ışığı kırarak gözün arka kısmındaki retina tabakasına odaklamak ve gözün iç yapılarını dış etkenlere karşı korumaktır. Yaklaşık 5 katmandan oluşan bu doku, vücudun en yoğun sinir ağına sahip bölgelerinden biri olup son derece hassastır. Sağlıklı bir görüş için korneanın pürüzsüz ve tamamen saydam olması kritik önem taşır.

Keratokonus ise, korneanın normal kubbe şeklini kaybederek ilerleyici bir şekilde incelmesi ve öne doğru konik bir şekilde sivrilmesidir. Bu şekil bozukluğu, korneanın ışığı doğru bir şekilde kıramamasına neden olur. Sonuç olarak, kişide artan miyopi, düzensiz astigmatizma ve ciddi görme bozuklukları ortaya çıkar. Hastalığın temelinde genellikle genetik bir yatkınlık yatar.

Keratokonusun Nedenleri ve Risk Faktörleri

Keratokonusun kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, birden fazla faktörün rol oynadığı düşünülmektedir.

  • Gözü Ovuşturmanın Etkisi: Gözü şiddetli ve sürekli bir şekilde ovuşturmak, keratokonus için en önemli risk faktörlerinden biridir. Özellikle genetik yatkınlığı olan kişilerde, bu mekanik travma korneadaki zayıflamayı ve şekil bozukluğunu tetikleyebilir veya hızlandırabilir.
  • Altta Yatan Faktörler: Genetik yatkınlık en güçlü faktördür; ailede keratokonus öyküsü olması riski artırır. Bunun yanı sıra bazı alerjik durumlar (atopik dermatit, alerjik konjonktivit) ve bazı sistemik hastalıklar da keratokonus ile ilişkilendirilmiştir.
  • Başlangıç Yaşı ve İlerleme: Hastalık genellikle ergenlik döneminde (14-20 yaş arası) başlar ve 30’lu yaşların sonuna kadar yavaş veya hızlı bir şekilde ilerleyebilir. Genellikle 40’lı yaşlardan sonra ilerlemenin önemli ölçüde yavaşladığı veya durduğu gözlemlenir.
  • Körlüğe Neden Olur mu? Keratokonus, modern tedavi yöntemleriyle yönetilebilen bir hastalıktır ve genellikle tam körlüğe (ışık hissinin kaybı) neden olmaz. Ancak tedavi edilmediği takdirde, yasal olarak kör sayılacak düzeyde ciddi görme kaybına yol açabilir.

“Keratokonusun ilerlemesini önlemenin en etkili yolu, erken tanı ve uygun tedavi seçimidir.”

Belirtiler, Teşhis ve Tanı Yöntemleri

Keratokonus genellikle sinsi başlar ve belirtileri yavaş yavaş ortaya çıkar.

  • En Yaygın Belirtiler:
    • Görüşte sürekli bulanıklaşma.
    • Gözlük numaralarında, özellikle astigmatta sık ve hızlı artış.
    • Gözlüğe rağmen net görememe.
    • Geceleri ışıkların etrafında haleler görme, ışıkların dağılması ve yansıması.
    • Çift görme veya hayalet görüntüler.
  • Teşhis Yöntemleri: Rutin göz muayenesinde şüphelenilmesi üzerine kesin teşhis için özel testler yapılır. Bu testlerin en önemlisi kornea topografisidir. Bu cihaz, korneanın ön ve arka yüzeyinin detaylı bir haritasını çıkararak en ufak bir sivrilmeyi, incelmeyi ve düzensizliği dahi tespit eder. Teşhis ve hastalığın ilerleyişini takip etmek için altın standart yöntemdir.

Tedavi Seçenekleri ve Cerrahi Müdahaleler

Keratokonus tedavisi, hastalığın ilerlemesini durdurmaya ve mevcut görme kalitesini artırmaya odaklanır. Hastalığı tamamen “yok etmek” mümkün olmasa da ilerlemesi durdurulabilir.

  • Cross-Linking (Çapraz Bağlama – CCL): Keratokonus tedavisinde bir devrim olarak kabul edilen bu yöntem, hastalığın ilerlemesini durdurmayı hedefler. Göze riboflavin (B2 vitamini) damlatıldıktan sonra belirli bir süre UV-A ışığı uygulanarak korneadaki kollajen lifleri arasındaki bağların güçlendirilmesi esasına dayanır. Genellikle acısız bir işlem olup, iyileşme süreci birkaç gün sürer. Görmeyi bir miktar düzeltebilse de asıl amacı ilerlemeyi durdurmaktır.

Gözünüzü ovuşturmak, keratokonusu tetikleyebilir veya ilerlemesini hızlandırabilir. Bu alışkanlıktan mutlaka vazgeçilmelidir.

  • Kornea İçi Halka (Intacs): Korneanın merkezini düzleştirmek ve şeklini düzenlemek amacıyla kornea içine yerleştirilen küçük, şeffaf, yarım daire şeklindeki implantlardır. Bu yöntem, görme kalitesini artırmayı hedefler ve genellikle cross-linking ile birlikte veya sonrasında uygulanabilir.
  • Kornea Nakli (Keratoplasti): Hastalığın çok ilerlediği, korneada ciddi lekelenmelerin oluştuğu veya lens kullanımının mümkün olmadığı son evre vakalarda başvurulan cerrahi bir yöntemdir. Hasarlı kornea dokusu, sağlıklı verici korneası ile değiştirilir. Başarı oranı yüksek olsa da doku reddi gibi riskleri bulunur.

Lens Kullanımı ve Görme Kalitesi

Keratokonusta korneanın düzensizleşmesi nedeniyle standart gözlükler bir süre sonra yetersiz kalır. Bu aşamada özel kontakt lensler devreye girer.

  • Sert Gaz Geçirgen (RGP) Lensler: Korneanın düzensiz yüzeyini maskeleyerek pürüzsüz bir optik yüzey oluşturur ve çok net bir görüş sağlarlar. Ancak alışma süreci daha uzun olabilir.
  • Hibrit Lensler: Merkezi sert, kenarları ise yumuşak materyalden yapılmıştır. RGP lenslerin netliğini ve yumuşak lenslerin konforunu birleştirmeyi hedefler.
  • Skleral Lensler: Gözün beyaz kısmı olan sklera üzerine oturan, geniş çaplı lenslerdir. Korneaya hiç temas etmeden üzerinde bir sıvı haznesi oluştururlar. İleri düzey keratokonus ve şiddetli göz kuruluğu olan hastalar için bile mükemmel konfor ve görüş sağlarlar. Kullanımları biraz daha fazla özen gerektirir.

Kontakt lens kullanımı, hastalığın ilerlemesine neden olmaz; sadece görmeyi düzeltmek için kullanılan bir araçtır.

Günlük Yaşam, Haklar ve Kısıtlamalar

  • Araba Kullanımı ve Ehliyet: Yasal olarak gerekli görme keskinliği sağlandığı sürece (gözlük veya lens ile) ehliyet alınabilir ve araba kullanılabilir. Ancak gece görüşündeki zorluklar ve ışık parlamaları nedeniyle dikkatli olunmalıdır.
  • Bilgisayar Kullanımı: Bilgisayar kullanmak keratokonusu ilerletmez ancak göz kuruluğunu artırabilir. Sık sık mola vermek ve gözleri bilinçli olarak kırpmak önemlidir.
  • Askerlik ve Meslek Seçimi: Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’ne göre belirli bir seviyenin üzerindeki keratokonus, askerlikten muafiyet sebebidir. Benzer şekilde, polislik, pilotluk gibi meslekler için de engel teşkil edebilir.
  • Engel Raporu: Hastalığın görme üzerindeki etkisine bağlı olarak, belirli bir oranda engelli raporu alınması mümkündür.
  • Gebelik: Hormonal değişiklikler nedeniyle gebelik sırasında keratokonusun ilerlemesinde bir miktar artış görülebilir. Bu nedenle gebelik öncesi ve sırasında göz doktoru kontrolü önemlidir.

Cross-linking tedavisi sonrası ilk birkaç ay boyunca, dışarıda UV korumalı kaliteli güneş gözlükleri kullanmak, korneanın iyileşme sürecine destek olur.

Maliyet, SGK ve Tedavi Uygulama Bilgisi

  • Cross-Linking (CCL) 2025 Türkiye Fiyatları: Tedavi fiyatları; uygulamanın yapıldığı hastaneye, kullanılan teknolojiye ve şehre göre değişiklik göstermektedir. Net bilgi için ilgili sağlık kuruluşlarından fiyat teklifi alınması en doğrusudur.
  • SGK Kapsamı: Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), tıbbi gereklilik raporu ile belgelendiğinde Cross-Linking tedavisini ve Kornea Nakli ameliyatını üniversite ve Sağlık Bakanlığı’na bağlı eğitim-araştırma hastanelerinde karşılamaktadır. Özel hastanelerdeki uygulamalar için SGK anlaşmasının şartları öğrenilmelidir.
  • Lens Maliyetleri: Hibrit ve skleral lensler gibi özel üretim lenslerin maliyetleri standart lenslere göre daha yüksektir. SGK bu özel lensleri genellikle karşılamamaktadır.

 Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

  • Keratokonus nedir? Korneanın ilerleyici bir şekilde incelerek öne doğru konik bir biçimde sivrilmesi hastalığıdır. Bu durum, korneanın ışığı doğru kıramamasına ve görmenin bozulmasına neden olur.
  • Keratokonus neden olur? Kesin nedeni bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık en önemli faktördür. Gözü sürekli ovuşturmak ve bazı alerjik durumlar da riski artırabilir.
  • İlk belirtiler nelerdir? Görüşte hafif bulanıklık, gözlük numaralarında (özellikle astigmatta) hızlı artış ve ışıklarda dağılma en sık görülen ilk belirtilerdir.
  • Teşhisi nasıl konulur? Kesin teşhis, korneanın detaylı haritasını çıkaran ve en küçük düzensizlikleri bile gösteren kornea topografisi testi ile konulur.
  • 40 yaşından sonra durur mu? Evet, genellikle ilerleme 30’lu yaşların sonu veya 40’lı yaşların başında büyük ölçüde yavaşlar veya tamamen durur.
  • Cross-Linking nedir, acı verir mi? Korneayı güçlendirerek hastalığın ilerlemesini durduran bir tedavidir. İşlem sırasında göz anestezi damlalarıyla uyuşturulduğu için acı hissedilmez, ancak ilk birkaç gün batma ve hassasiyet olabilir.
  • Kornea nakli ne zaman gerekir? Hastalığın çok ilerlediği, lens kullanımının mümkün olmadığı ve görmenin çok düştüğü son evre vakalarda bir seçenektir.
  • Sert/hibrid/skleral lens farkı nedir? Temel fark, yapıldıkları materyal, büyüklükleri ve göze oturma şekilleridir. Her biri, keratokonusun farklı evrelerine ve hasta konforuna göre tercih edilir; skleral lensler en ileri vakalarda bile çözüm sunabilir.
  • Ehliyet alınabilir mi? Gerekli görme keskinliği (gözlük veya lens ile) sağlanıyorsa ehliyet alınmasında yasal bir engel yoktur.
  • SGK tedaviyi karşılıyor mu? Evet, SGK, kamu hastanelerinde tıbbi gereklilik durumunda Cross-Linking ve Kornea Nakli tedavilerini karşılamaktadır.

 Ekstralar

Tedavi Yöntemleri Karşılaştırma Tablosu

Tedavi Türü Kimlere Uygulanır Uygulama Şekli Avantajları Dezavantajları
Cross-Linking İlerleyen, erken/orta evre keratokonus Göze vitamin damlatılıp UV ışığı uygulanması Hastalığın ilerlemesini %95 oranında durdurur. Mevcut görmeyi çok fazla artırmaz, iyileşme birkaç gün sürer.
Kornea İçi Halka İleri ama nakil gerekmeyen, merkezi sivri vakalar Kornea içine mini implant yerleştirme (Cerrahi) Kornea şeklini düzelterek görmeyi artırabilir. Cerrahi riskler, hale/kamaşma yapabilir.
Kornea Nakli Çok ileri, lekelenmiş, lens takılamayan vakalar Hasarlı korneanın donör korneasıyla değiştirilmesi Ciddi oranda görme artışı sağlar. Büyük cerrahi, uzun iyileşme süreci, doku reddi riski.

 

Uzman Alıntısı:

“Uzm. Dr. Selim Vural’a göre, erken evrede teşhis edilip uygulanan cross-linking tedavisi ile keratokonus ilerlemesi %95’in üzerinde bir başarı oranıyla durdurulabilir. Bu nedenle yıllık göz kontrolü hayati önem taşır.”

Keratokonusla Yaşamak ve Tedavide Doğru Adımlar

Keratokonus, kronik ve ilerleyici bir durum olsa da günümüzdeki modern tedavi yöntemleri sayesinde etkin bir şekilde yönetilebilen bir hastalıktır. Hastalığın seyrini değiştiren en önemli faktörler; erken teşhis, gözü ovuşturma alışkanlığından vazgeçmek ve doğru zamanda doğru tedaviyi uygulamaktır. Gözlükten özel lenslere, cross-linking’den kornea nakline kadar geniş bir yelpazedeki tedavi seçenekleri, hastaların yaşam kalitesini yüksek tutmayı hedeflemektedir.

 Keratokonus teşhisi aldıysanız veya belirtilerinden şüpheleniyorsanız, tedavi sürecinizi planlamak ve size en uygun yöntemi belirlemek için mutlaka bu alanda deneyimli bir göz hastalıkları uzmanına başvurmanız önerilir.

 

Opening Hours